30 Nisan 2013 Salı

Delightful Girl





Dizimiz Choon Hyang'ın polisten , Mong Ryong'un da kavga etmek isteyen çocuklardan kaçmasıyla başlıyor.Mong Ryong bir polis şefinin çocuğu ve babasıyla arasının harika olduğu söylenemez.Ayrıca Mong Ryong kendisinden yaşca büyük birine aşıktır.Bunu tam ona itiraf edecekken onu bir başkasıyla görür.Hiçbir şey diyemeden gider.





Daha sonrasında Lee Mong Ryong şehire  etrafındaki dikkatini çeken şeylerin resmini çekmektedir.Sung Choon Hyang ise yolunu kısaltmak için okulun duvarından atlar ve Mong Ryong'un üzerine düşer.Mong Ryong bu sırada istemeden de olsa Choon Hyang'ın uygunsuz bir resmini çekmiştir ve asıl kızımız bunu görünce deli olur.Telefonu yere atar.Mong Ryong bu olayın üzerine telefon parasının ödenmesini ister.Tabiki asıl kızımız bu duruma pek yanaşmaz.Bunun üzerine Mong Ryong bir arama yapmak için asıl kızımızın telefonu alır ve taksiyle kaçar :D





Asıl kızımız ne kadar uğraşsa da Mong Ryong telefonu geri vermeyi kabul etmez ama asıl kızımız oldukça akıllıdır.Gider ve yere attığı telefonu tamir ettirir.Bu telefon onun  telefonundan daha kalitelidir.Bunu duyan Mong Ryong bir şekilde onu bulur ve telefonunu geri alır.


Tüm bunlar yetmezmiş gibi Mong Ryong, asıl kızımızın lisesine transfer olmuştur.Asıl kızımız okul birincisidir, Mong Ryong'un da aklı beş karış havadadır;300 kişinin içinde 280.dir -yine bir kız üstünlüğü,bana böyle şeylerle gelin :))-.




Ama bu Mong Ryong egolarının tavan olmasının yanı sıra kavga meraklısıdır da.Hemen bir kavga çıkarır.Zavallı ama bir o kadar da akıllı kızımız kavgayı ayırmak için oraya yanaşır.Fakat... yanlışlıkla düşer ve kavga eden diğer taraftaki çocuğun pantolonunu aşağı indirir.Akıllı ama sakar ne yapalım idare edeceğiz :) Bu arada asıl kızımızın annesi pavyon tarzı bir yerde     çalışıyordur.Bundan dolayı onu rahatsız ederler.Aptal ama bir o kadar da cesur olan asıl erkek kahramanımız onu korur-aferin artık gözüme girdin-.Kavga ederken polisler gelir ve onu yakalarlar.Babası da gelir tabi ve ona tokat atar.O tokadı atması gereken sahne bu olmamalıydı! :( 

Her neyse, artık eskiye göre bu iki kahramanızın arası daha iyidir.Asıl kızımız ek iş yaparken gölde kayıkla temizlik Mong Ryong onun kayıktan düşmesine neden olur ve asıl kızımız hastalanır.Sınıftan diğer iki arkadaşıyla asıl kızımızı ziyarete gelirler.

Ben bu çocuğa aptal diyorum diye bana kızanlarınız olacak belki ama gerçekten aptal!Dolaptaki içkiyi başka bir içeçek sanarak içer ve asıl kızımızın yanında uyayakalır.Bunun sonrasında da bu ikili evlenmek zorunda kalacak ve işler git gide karmaşık hal alacaktır.Bazen dram bazen komedi  en çok da romantizmin bulunduğu bir dizi...İyi Seyirler!!:)





29 Nisan 2013 Pazartesi

Fruits Basket





Honda Tohru küçük yaşta babasını kaybeder.Lisedeyken derste annesinin trafik kazası geçirdiğini ve öldüğünü öğrenir.Bunun üzerine dedesiyle yaşamaya başlar.Fakat dedesinin evinin tadilata  girmesi sonucu dedesi halasının yanına gider ve Tohru'ya bir arkadaşında kalmasını söyler.Tohru kalabilecek arkadaşı olduğunu söyler ama ormanda çadır kurup orada yaşıyordur ve akşam okuldan sonra işe gidiyordur.


Çadır kurduğu  arazi Sohma ailesinin arazisidir.Çadırın üzerine toprak kaymasıyla Sohma ailesiyle birlikte yaşar.Sohma ailesi görünüşte nazik görünse bile sırlara sahiptir.Aile üyeleri lanetlenmiş ve karşı cinsin onlara sarılmasıyla lanetlendikleri hayvanlara dönüşmektedirler.

                   

Kyo, kediye dönüşmektedir ve bu ailede dışlanmıştır.Çünkü eski hikayeye göre fare (Yuki),bir gün sonra olacak kutlamanın iki gün sonra olacağını söyler ve bütün hayvanlar kutlamaya giderken kedi kutlamaya gidemez, herkes onu aptal olarak değerlendirir.Bu yüzden Kyo ve Yuki sık sık kavga etmektedirler.Tohru'nun da onların yaşadığı eve gelmesi , Kyo ve Yuki'nin Tohru'ya karşı bir şeyler hissetmesiyle olaylar daha karışık ama eğlenceli bir hal alacaktır...





Bu arada unutmadan bu lanetli karakterlerimiz hayvana dönüştükten sonra insana dönüşürken çıplak bir hale gelirler :)




Anime her ne kadar tam bir sonla bitmese de mangası devamı niteliğindeymiş.Animeden sonra okunabilir.İzlemeyenler için oldukça keyifli ve eğlenceli bir anime...İyi Seyirler!! :)

27 Nisan 2013 Cumartesi

Hakushaku to Yousei (Kont ve Peri)




Lydia İskoçya'da yaşayan bir peri doktorudur.Yani perileri görebilir.Diğer insanlar perileri göremediği için onun tuhaf olduğunu düşünürler.Lydia'nın bu güçleri ona annesinden miras kalmıştır.

Edgar'ın aile yadigarı kılıcını bulabilmek için bir peri doktoruna ihtiyacı olduğunu öğrenir.
Lydia'ya babasından bir mektup gelir ve içnde Londra'ya gelmesini istediğini yazmıştır.Lydia yolculuk için gemiye biner ama gemide tuhaf şeyler oluyordur.Yaralı bir genç adam gelir ve ondan yardım ister.Yardım etmezse öldürüleceğini söyler.





Bu genç adam Edgardır.İkisi birlikte gemiden kaçarlar ve Edgar'ın gemisine sığınırlar.Lydia Londra'ya gitmek istediğini söyler ama gemi çoktan hareket etmiştir.Lydia o an aslında gemiye bindirtilmek için kandırıldığını anlar.Olaylar böyle gelişmeye başlar.



Anime bol romantizmli ve bol sihirli, çok güzel bir anime...İzleyin kesinlikle pişman olmazsınız :)




26 Nisan 2013 Cuma

A Millionaire’s First Love ( Bir Milyonerin İlk Aşkı)


Kang Jae, çok zengin olan büyük babasının tek varisidir.Kang Jae aynı zamanda oldukça şımarık ve sorumsuz biridir.Büyük babasının kayıtsız şartsız ona mirası bırakacağını düşünür.Ama büyük babasının koyduğu şartı 18 yaşına bastığında öğrenir.Eğer bu şartı kabul etmezse mirasın tamamı hayır kurumlarına bağışlanacaktır.


Vasiyetnameye göre Kang Jae Gang Wondadaki Boram lisesine gidecek ve bir yıl içinde mezun olacaktır.Yalnız bu sırada sahip olduğu  evler,arabalar,lüks olan her şey elinden alınacaktır.Kang Jae mirası alabilmek için mecburen bu liseye gider. Aslında gittiği yer sıradan bir lise değildir.Çocukluğunun geçtiği , ilk aşkının yaşandığı yerdir.


Bu filmi çok seviyorum.O kadar harika bir film ki...İşlenen aşk kusursuz bir kere!Tekrar izlemek istesem de kendime hakim oluyorum.Çünkü film maalesef ki dram ve ben oldukça sulugözlüyüm.Aslında bu filmde o kadar çok anlatılacak şey var ki... Ama anlatırsam izlemeyenler için bir anlamı kalmaz.İyi seyirler...





25 Nisan 2013 Perşembe

Vampire Heaven 2013






Bu günlerde hiçbir dizi bana çekici gelmiyor.Zaten yaşadığım aksiliklerden dolayı doğru düzgün uyuyamazken nasıl dizi izleyebilirdim ki :( .İki gün önce "Vampire Heaven"ın kapak resmini gördüm ve dikkatimi çekti.Böyle vampirli , kurt adamlı bilim kurgu dizilerini pek sevmem ama nedense bunu izlemek geldi içimden.Bir kere kapak resminden kazandı.Oldukça ilgi çekici :)) Hem yeni dizilere başlama heyecanını da seviyorum.Yeni bölüm gelene kadar meraktan ölüyorum.Aslında sabırsız bir insan olsam da sevdiğim şeyler için beklemeyi seviyorum:) 



Dizimizin konusuna gelecek olursak ; öncelikle dizimizde kötü kalpli bir Kontumuz var.Kont zevk uğruna her şeyi yapan, her istediğini elde etmeye çalışan bir tip...Kont Sakurako'yu elde etmeye çalışır.Komachi,Sakurako'yu Kontun elinden kurtarır ve kaçarlar.Artık Kontun adamları bu ikilinin peşindedir.





Sakurako ve Komachi, Kont ve adamlardan kaçarak insanların bulunduğu yere Tokyo'ya giderler.Fakat Kontun adamları burada da onların peşindedir.Bu kaçış onları yormuştur ve onlar kana susamışlardır.Ve bir kenarda uyuyakalırlar.Onları orada bulan cafe sahibi onları evine alır.







Tekrar kendilerine geldiklerinde cafeye giderler ve Sakurako müzisyen Hayato'dan hoşlanmaya başlar.Ama vampirler sadece insan kanıyla beslenir.Hem zaten bir başkası onların vampir olduğunu öğrenirse durum onlar için çok kötü olur.Komachi hemen Sakurako'yu ordan alır ve cafenin odasına geri dönerler.Artık insan gibi yaşamayı deneyeceklerdir.Tabi ilk iş olarak da sanki kostümlü balodaymış edası veren kıyafetlerden kurtulup, normal kıyafetler giyerler.








Cafeye tekrar geçtiklerinde Hayato ve üç kız arkadaşı gelir.Sakurako dengesini kaybeder ve kovaya çarparak bütün suyu üstüne boşaltır.




 Ve Hayato ona ceketini uzatır ve der ki " Eğer üstündeki çirkin kıyafetleri değiştirmezsen üşüteceksin". Halbuki daha ilk bölümde çocuğun iyi huylu, anlayışlı, aşk adamı olduğunu düşünmüştüm.Hayato da tırt çıktı! 





Tabi bu durum Komachi'yi kızdırır.Sakurako Komachi'nin Hayato'ya zarar vermesini engeller-bırak kızım ölsün pislik-.





Ama Sakurako bu yaşananlara rağmen hala aptal aşıktır.Hala onun iyi biri olduğunu düşünür -muhtemelen iyidir ama egoları tavan hıh-.Bu iki vampirimizin doğru düzgün kıyafet almak için paraya ihtiyacı vardır.Tabi cafe sahibi onlara yardım eder, cafede çalışmaları şartıyla...Mecburen kabul ederler ve güneşten korunmak için tuhaf kıyafetlerle alışverişe giderler :)



Kötü Kontumuzda boş durmuyordur.Her yerde bu ikiliyi arıyordur.Ayrıca Komachi ve Sakurako kana olan açlıklarını zor zar kontrol ediyordur.Şu ana kadar 2 bölüm yayınlanmış.Bakalım ilerleyen bölümler de neler olacak? Sakurako ilgisine karşılık bulabilecek mi?Hem bulsa bile Kont onların peşini bırakacak mı?Konttan nasıl kurtulacaklar?Bu ikilimiz kana olan susuzluklarını kontrol edebilecek mi? Hep beraber izleyip göreceğiz.İyi Seyirler!! :)








24 Nisan 2013 Çarşamba

Mei Chan No Shitsuji



Saint Lucia Kız Akademisi çok zengin olan ailelerin kızlarını gönderdiği bir okuldur.Akademinin amacı geleceğin hanımefendilerini yetiştirmektir.Akademinin diğer okullardan farklı olarak da bir kuralı vardır; burada okuyan her kıza genç ve yakışıklı kahyalar hizmet eder.Shinonome Mei'nin ailesi ölmüştür ve dedesi çok zengindir, tek torunda odur zaten.Shibata Rihito S sınıfından bir kahyadır ve bütün okulun  kızları onu beğenir.Shibata Rihito, Mei'yi zorla bu okula getirir.Mei burada iyi karşılanmaz çünkü bu görünüştedir;









Asıl kızımız Mei'nin görüşünü değiştirmek en küçük problemdir.Çünkü Mei daha gelmeden birçok düşman edinmiştir.Hem zaten ortamda pek Mei Chan'a göre değildir.Düşünsenize kitap sayfanızı sizin yerinize kahyanız değiştiriyor, en küçük su birikintisinden bile kucakta taşınarak geçiriliyorsunuz, yemekleriniz yakışıklı kahyalar tarafından hazırlanıyor.



Ben olsam hiç hayır demezdim mükemmel bir hayat, asıl kızımız bulmuş yakışıklı kahyayı istemem yan cebime koy olayı neyse konuya geri döneyim!


Okula güç bela alışmaya çalışan Mei Chan okulda dolaşırken bir çiçek serası bulur ve oraya girer.Burası Lucia ünvanı verilen tekerlikli sandalyeli hanımefendiliğin en iyi göstergesi olarak kabul edilen kızın yeridir.Lucia'nın okulda harika bir imajı vardır.Herkes ondan sanki bir melekten bahsediyormuş gibi  bahseder.Tabi bizim saf ana kız karakterimizde bu durumdan etkilenerek onun iyi biri olduğunu düşünür.Peki ya gerçek bu mudur??




                       
  
Akademinin bir diğer kuralı ise; akademide okuyan kızlar sıralamalarına göre bir odada kalır.Tabi pek parlak durumda olmayan asıl kızımıza da gölge odası düşer.Gölge odasının bahçesi sanki mezarlık bahçesi gibidir.Odanın her yeri pis,örümcek ağlarıyla kaplıdır.Tabi Rihito bir iki dokunuşla orayı yaşanacak bir hale getirir.


Ve kendisi de Mei Chan'ın odasında kalacaktır :)




Bütün bu aksilikler yetmez gibi Mei Chan sürekli tehdit altında kalır.Yemek yarışmasına katılır, kullanacağı bütün malzemeler mahvolmuştur.Ama yine de kızımız bir şeyler yapacaktır.İlk zamanlarda asıl kızımızı seven kişi sayısı neredeyse yok denilecek kadar azdır.Ama Mei Chan yaptığı iyiliklerle herkesi etkileyecek ve sempati kazanacaktır.



Rihito'nun kardeşini unutmamak lazım.Mei Chan'ın arkadaşıdır ve ondan hoşlandığı için kahya olmaya çalışır.Ama zavallının başına gelmeyen kalmaz :D






Hatta abisi ile Mei Chan için karşı karşıya gelecektir.

                         

Benim en çok beğendiğim karakterlerin başında bu küçük kız geliyordu.Çok tatlı!Fakat onun da acı dolu bir hikayesi var :(






Bu arada akademide okuyan kızların kahyalarıyla sevgili olması kesinlikle yasaktır.Ama Rihito ve Mei Chan  arasında aşk olacak mıdır? Peki Mei Chan bir hanımefendiye dönüşecek midir? Biraz fazla spoiler verdim sanırım...Romantik-komedi türünde harika bir dizi...Hadi bakalım İyi Seyirler! :)