19 Eylül 2014 Cuma

Dabbe: Zehr-i Cin


Bugün
 kardeşimle beraber vizyondaki korku filmi; Dabbe: Zehr-i Cin'e gidelim dedik...Kardeşimle tek ortak noktamız ikimizin de korku filmi seviyor olmamız ve birbirimizden başka, korku filmi izleyecek adam bulamamamız..Mecbur birbirimize kaldık :))


Filmin konusu;
Dilek ve eşi Ömer mutlu bir hayat sürmektedirler..Sonra birden Dilek'e garip şeyler olmaya başlar.Gece yarıları sert bir şekilde kapılar kapanır, fısıltılar yükselir ama bunu eşi Ömer hiç duymaz, anlamaz da her şeyin psikolojik olduğunu düşünür.Bir gün Dilek evde yalnız kaldığında evin içine giren bir şey mutfağı altüst eder, arkadaşı bunun basit bir köpek olduğunu düşünse de Dilek bunu kabullenmez ve eşine zorla eve kamera taktırır.



Dilek evine girenin hırsız olduğunu düşünür ilk başlarda ama sonra olayın bir cin vakası olduğu anlaşılır.Dilek'e cinlerin en kötüsü musallat olmuştur ve Dilek bunun için bir hocadan yardım almaya karar verir.Peki ya sonra?



Açıkçası filme gitmeden önce, kesin saçma sapan bir filmdir, yine dinimizi sömürüp basit bir oyunculuk ve kurgu sergileyecekler gibi önyargılarım olmuştu.Çünkü Dabbe 1'i ilk izlediğimde herkesin tersine ben komik bulmuştum, filmdeki tek korkunç şey ayakkabı boyası gibi bir boyayla yüzünü boyamış bir kadının çığlığıydı.Ama bu filmde öyle değil, her şey harika diyemem ama kurgu çok güzel, sağ gösterip sol vuruyor, severim bilirsiniz böyle şeyleri...İzlerken, sinemadaki ses efektlerinin etkisiyle de baya baya ürperdim ama ses efektleri biraz düşürülse iyi olurdu, bazı sahnelerde ne dendiğini anlayamadım.. Eğer korku filmi seviyorsanız izlemeye gidin derim, ayrıca Türk sinemasının korku filmlerinde ilerleyişini görmek çok güzel yalnız efektler üzerinde çalışmamız lazım :)

Not: Bazı sahnelerde korkmayıp kahkahalara boğulduğum doğrudur :))

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder