Hayaletli Film Listesi

Bu sefer her zamankinden farklı bir listeyle karşınızdayım :) Her zamanki gibi taslaklar yazılmayı bekleyen postlarla dolmuştu yine...Ne yapsam ne yapsam dedim ve karar verdim!Bir liste yapacaktım ama filmlerin türleri birbirinden farklı olduğu için, karışık film listesi gibi bir isim vermek istemedim.İçlerinden hayaletlerle ilgisi olanları görünce evet bu olmalı dedim ve "Hayaletli Film Listesi" bu başlık çıktı ortaya, tam çok yaratıcı olmadığının ben de farkındayım :D

1.Hello Ghost / Hellowoo Goseute / 2010 / Güney Kore

Film, Sang Man adındaki asıl erkek kahramanımızın bir otel odasında hap alıp intihar etmeye çalışmasıyla başlar.Kahramanımız hayatta tamamen yalnızdır, kimsesi yoktur.Fazlasıyla da şanssızdır öyle ki tam intihar edecekken telefon çalar ve otel görevlisi ek ücret ister, hapları tam ağzına tıka basa doldurmuşken bir bakar sürahide hiç su kalmamıştır ama yuttuğu haplar bile onun kendisinden geçmesine neden olur.Kısa sürede otel görevlisi gelir ve kusmasını sağlar ama sonrasında  hastaneye götürmez gidip köprüden aşağı atar.

Sang Man, gözlerini açtığında kendini hastanede bulur, ölmeyi bile becerememiştir yani...Asıl sorun tam bu noktada başlar, hastane yatağında oturuyorken bütün gözlerin onun üzerinde olduğunu fark eder.Hemen yanındaki adama döndüğünde adamın sigara içtiği görür ve birden karşısında doktor belirir, Sang Mang'a kızıp hastanede sigara içemeyeceğini söyler.

Sang Man, intihar girişiminden sonra başkalarının göremediği hayaletleri görüyordur ve bu hayaletler onun vücuduna istedikleri gibi hakim olabiliyordur.Sang Mang onlardan kurtulmak istese de bir türlü başarılı olamaz.Tek çare hayaletlerin onunla ne için iletişim kurduğunu bulmaktır, bunun için hayaletlerin vücuduna girmesine izin verir.Hayaletlerden ağlayan kadın vücuduna girdiğinde hıçkıra hıçkıra ağlar, sigara tiryakisi girdiğinde deli gibi sigara içer, çocuk hayalet girdiğinde her türlü abur cubura saldırır, sapık hayalet girdiğinde kızlara asılır.Yani hayaletler asıl kahramamızın hayatını alt üst eder...Sang Man, hayaletlerin isteklerini yerine getirdiği halde hayaletler gitmek istemez.Peki bu hayaletlerin istedikleri şey tam olarak nedir?

Bu filmi çok beğendim!Tam anlamıyla sağ gösterip sol vuran filmlerden...Film başlarında sizi güldürecek, sonlarında ise gözyaşlarınız dökülecek ama merak etmeyin mutlu sonla bitiyor:)

2. Bir Cevapsız Arama (1) / One Missing Call /2003 /Japonya

Film, asıl kızımız Yumi’nin arkadaşlarıyla bir kafede oturuyorken tuhaf bir hayal görmesiyler başlar.Arkadaşıyla lavaboya gittiklerinde ise arkadaşı Yoko’nun telefonuna cevapsız bir arama ve hemen ardından da sesli bir mesaj gelir.Gelen mesajın numarası Yoko'ya aittir ve mesajın tarihi ise 3 gün sonrasını gösteriyordur.Sesli mesajda Yoko "Olamaz, yağmur başladı" der ve çığlık atar.Bu olay asıl kızımızı ürkütse de arkadaşı Yoko pek umursamaz.1 gün sonra asıl kızımız, Yoka'yla telefonda konuşurken Yoko sesli mesajda kullandığı cümleyi tekrarlar ve tren yoluna atlar, ölür.

Aynı şekilde cevapsız arama, asıl kızımızın arkadaşlarından Kenji'ye de gelir mesajın belirttiği saatte ölür.Yaşadıklarından korkmaya başlayan Yumi ve arkadaşları polise giderler ama bu durum pek bir işe yaramaz.Ona tek inanan, kardeş, boğulan Hiroshi adındaki polistir.Bir sonraki mesaj Yumi’nin en yakın arkadaşı Natsumi'ye gelir.Natsumi canlı yayındayken dua eden sanırım şamanın yardım etmeye çalışmasına rağmen kurtulamaz, vücudu yamularak bükülerek ölür.Hemen ardından da Yumi’nin telefonu çalmaya başlar.

Yumi artık iyice korkmaya başlar.Hiroshi  ise her anında onun yanında olmaya çalışır ama birden asıl kızımızın kolları üzerindeki sigari izini görünce şok geçirir.Yumi, bunu yapanın annesi olduğunu söyler, annesi bir nevi kötülük kraliçesidir, daha sonra ise annesinin öldüğünü öğrenir.Artık ikisi de hayaletin annesi olduğundan şüphelenmektedir ve bu olayın üzerine gitmekten başka hiçbir çareleri yoktur.Peki asıl kızımız Yumi kurtulabilecek midir?

Yine beğendiğim yine sağ gösterip sol vuran ağzımı açık bırakan bir film!Gerilim ve korku türünde, öyle çok korkunç değil ama ani sahneleri, bir de gece 2 gibi izleyince baya ürpertici oldu :)) Ayrıca 2si ve 3ü de var ama ben Türkçe çevirisini bulamadım!Neyse 1.sini mutlaka izlemelisiniz!

3.Hansel & Gretel / 2007 / Güney Kore

Asıl erkek kahramanımız Eun Soo, hasta annesinin evine gitmek üzere arabayla seyahat ediyordur.Telefonla uğraştığı bir sırada yoluna bir hayvan çıkar ve kaza yapar.Eun Soo, kendine geldiğinde ormanın için Young Hee adında sevimli bir kızla tanışır.Kız o karanlıkta o ormanda toka aradığını söyler ve Eun Soo'yu ormanın içinde bulunan evine götürür.Bahçede bu ikiliyi büyük bir mutlulukla Young Hee'nin ailesi karşılar.Evin içi ise tamamen şirin şeylerle ve oyuncaklarla süslenmiştir.

Eun Soo, yemek yedikten sonra telefon görüşmesi yapmak ister, telefonun bozuk olduğu söylenir ve hemen ardından uykuya dalar.Uyandığında telefonla görüşme yapmak ister ama telefon çekmez.Kahvaltıya indiğinde ise menüde cupcakeler vardır.Eun Soo, yemek yerken diğerleri de onun yemek yeme şeklini taklit eder.

Eun Soo, gitmesi gerektiğini söyleyince saçma sapan yere gülümseyen ailenin birden suratı düşer ve sessizce el sallarlar.Bütün ormanı defalarca dolaşmasına rağmen yine yol aynı eve çıkar.Mecburen orada kalmak zorundadır ve bir sonraki gün çocukların ailesi yok olur, çocuklarını asıl erkek kahramanımıza emanet ederler.Eun Soo, günlerce ailelerinin dönmesini bekler, defalarca kaçış yolu arar bulamaz.Bu sırada da evde tuhaf hareketlenmeler olur.Birkaç gün sonra çatı katına çıktığında çocukların annesini saklanırken bulur ve öğrendiği asıl gerçek onu alt üst eder.

İlk önce şunu söyleyeyim; bildiğimiz Hansel ve Gratel hikayesiyle hiçbir alakası yok.Evin içinde 3 çocuk var ve filmin sonuna kadar ne oldukları belli değil.Tamamen farklı,akıllıca ve gizemli bir film!Dram da var, alt-üst edecek kadar...Sıkılmadan acaba ne olacak diye izliyorsunuz, kısacası bayıldım!İzlemelisiniz...

4.Ghost Sweepers / Hayalet Süpürücüler / 2012 / Güney Kore

Asıl kızımız Choi Chan Young'un babası gazetecidir ve bir görevi sırasında intihar etmiştir.Chan Young babasının izinden giderek gazeteci olmuştur ve 6 aydır üzerinde çalıştığı bir yazıdan dolayı savcılık tarafından uyarı gelir.Dolayısıyla iş yeri onu başka bir olayla uğraşması için sürgüne gönderir.Artık görevi hayalet avcılarını izleyip, onlarla röportaj çekmektir.

Chan Young, yeni tanıştığı Park usta ve onun hayalet avcısı arkadaşlarıyla aynı otobüste yola koyulur, hepsi birbirinden tuhaftır.Chan Young'ın yüzüne bakarak, 2 kez terk edildiğini, 4 gün sonra öleceğini ve tılsım taşıdığını bilmektedirler.Yolculuk sırasında aniden bir güç otobüsün uçuruma doğru sürükler,son anda tılsımların dağıtılmasıyla otobüs durdurulur.Gittikleri yerde günahsız insanlar katledildiğinden, hayaletler o bölgeyi çevirmiştir.

Kasabaya gittiklerinde şaman hayaleti kovmak için dua ederken, birden hayalet çıkar ve her şeyi alt üst eder.Diğer deneyimlerine göre oldukça güçlü bir hayalettir.Park usta ve onun hayalet avcısı arkadaşları korkmaya başlamıştır, bu sırada da Park ustanın bu işi gönüllü olarak değil, para karşılığı yaptığı öğrenilir.Avcıların çoğu gider, geriye Park Usta,3 arkadaşı ve bizim asıl kızımız kalır.

Asıl kızımız ve arkadaşları, hayaleti yok etmeye çalışırken asıl kızımızın babasının aslında intihar etmediğini, o bölgede öldürüldüğünü öğreneceklerdir.Onlar bir şeyler öğrenmeye çalıştıkça köylüler önlerinde engel oluşturacaklardır.Peki hayaletten kaçıp kurtulmayı başarabilecekler midir ya köylülerden?

Filmi izledim ve beğendim ama çok da değil, film aslında komedi üzerine daha çok Japonların saçma sapan komedi filmleri gibi...Bazı yerlerde aklımda soru işareti kaldı, kopukluk ve gereksiz parçalar vardı.Esprililer de pek açmadı beni...Vakit geçirmek için izlenebilir ama birçok kişi beğenmiş belki de sorun bendedir:)

 5.Killer Toon / A Story / Katil çizimler /2013 / Güney Kore

Film, web çizgi roman yazarı Ji Yoon'un çizdiği eseri kanıyla imzaladıktan sonra üstü olan Mi Sook "Siyah duvak" adındaki çizimini göndermesiyle başlar.Mi Sook, kahvesini alıp bilgisayarın başına geçtiğinde büyük bir şok yaşar.Çizim onun hayatından bir kesintidir.

Mi Sook'un annesinin yüzünün bir yarısı yarayla kaplıdır ve annesi kızı için mezuniyet törenine gelir.Bütün çocuklar korkup kaçışır, Mi Sook ise yaşadığı üzüntü sonrasında eve gittiğinde fotoğrafı karalayıp defterine annesinin ölmesini istediğini yazar.Annesi bunu görünce derin bir üzüntü yaşayıp kendini asar, can çekişirken odaya Mi Sook gelir ama annesine hiç yardım etmez hemen ölmesi ister.Bu olayı sadece iki kişi biliyordur, Mi Sook ve ölen annesi...

Mi Sook çizimde bu olayı görünce şoka girip Ji Yoon'u arar ve telefon açılmaz, sesli mesaj bırakır.Sonra birden elektrikler kesilir, çıkış kapıları kendiliğinden kilitlenir.Mi Sook eline bıçağı alarak odada dolaşır ama odada ondan başka kimse yok derken pat diye bir bıçak gelir ve boylu boyunca yüzüne geçirilir, öldürücü darbe ise şah damarına gelmiştir.

Ertesi gün polisler olay yerine geldiğinde, Dedektif Lee Ki-Cheol  olayın tamamen intihar olduğunu düşünür ve pek üstüne düşmek istemez.O sırada memurlardan biri asıl kızımız Ji Yoon'un gönderdiği çizimlerle olayın birebir aynı olduğunu fark eder ve bunu Dedektif Lee Ki-Cheol'a bildirir.

Asıl kızımız Ji Yoon ise bu sırada yoldadır.Havanın karanlık olmasına rağmen otobanın kenarında küçük bir kız görür.Umursamayıp yoluna devam ettiğinde aynı kız aniden tekrar karşına çıkar.Ji Yoon ona çarpmamak için frene basar, küçük kız asıl kızımıza onu evine kadar bırakmasını rica eder.Muhabbet ederlerken küçük kız öldüğünden bahseder ve bir anda yok olur.Tabi asıl kızımız korkar, arabadan çıkar pat bir el yapışır eline...Sonrasında ise birden kendini sabah o yolda arabasında uyanırken bulur.

Polisler bu olaylar da asıl kızımızdan şüphelenirler çünkü çizdiği her olay tamı tamına gerçekleşir.Hayaletler, hayatlarına son veren insanlardan intikam almak isterken asıl kızımızı kullanmaktadırlar.Asıl kızımız olaylara engel olmaya çalışırken kendini olayların tam merkezinde bulacaktır.

Nefes almadan izledim, harika bir film!Kore korku filmlerinden ürkmeyen ben bu filmden ürktüm, ani çıkışlar korkuttu tabi ki:)) Ayrıca oldukça akıllıca bir film, sağ gösterip sol vuruyor, Koreliler böyle şeyleri iyi yapıyorlar ama onlar yüzünden paranoyak olacağım!:)) İzlemelisiniz iyi seyirler!

6. White: The Melody of the Curse / 2011/ Güney Kore

Pembe bebekler, dört kişiden oluşan bir kız grubudur.Katıldıkları bir müzik yarışmasında Pure kız grubuna karşı kötü bir şekilde yenilirler.Hayranları onlar sahneye çıktığından umursamaz, hiç yoklarmış gibi davranırlar, fan sayfalarını bile kimse ziyaret etmez. 

Pembe bebekler; grubun en küçüğü A-rang,baş vokalisti Jenny, dans ve raptan sorumlu olan asisi Shin-ji ve takım kaptanı Eun-ju 'dan oluşur.Eun-ju diğer grup üyelerine göre daha yaşlı ve dansta daha kötüdür.Bu yüzden onu grupta pek sevmezler.Yenilgilerinin ardından, grup başka bir yere taşınır.Yeni çalışma salonları harikadır ve Eun-ju'nun şans eseri bulduğu White adındaki albüm onların hızla çıkış yapmasını sağlar.Birden Kore'deki müzik sektörünü alt üst ederler.

Çıkış yaptıktan sonra baş vokalist seçilecektir.İlk baş vokalist olarak Jenny seçilir.Diğerleri  bu durumdan hiç hoşnut olmazlar.Jenny'nin perfonması sırasında bir şeyler tuhaflaşmaya başlar, kafasına geçirdiği peruğun içinden çıkan eller boğazına yapışmıştır.En kötüsü de bunu ondan başka kimse fark edemez.Bu şekilde akşama kadar kalır ve en sonunda hastanelik olur, herkes onun 1 haftalık ilacını içtiğini düşünür.

Eun-ju'nun şarkının lanetli olduğunu düşünmesine rağmen kimse ona inanmaz.Ardından A-rang ve Shin-ji de baş vokalist olduklarında saldırıya uğrarlar ve hastanelik olurlar.Eun-ju artık bu olayın ardındaki sır perdesini aralamak için uğraşacak ve sıranın ona gelmesini engellemeye çalışacaktır.

Film korku olarak anılsa da bana korkunç gelmedi, kim bilir çok korku filmi izlediğimdendir.Genelinde idoller arasındaki acımasız rekabetin onlara neler yaptıracağını konu alıyor.Benim gibi kolay korkmuyorsanız korku olarak izlemeyin.Konusunu bilerek izlediğinizde daha seyredilebilir olacaktır.İyi Seyirler :)